PAYLAŞ

Magdeburg, Almanya’nın kuzeydoğusundaki Saksonya-Anhalt eyaletinde bulunan en kalabalık şehirdir. Orta Çağ’ın sonlarına doğru hızla büyüyerek Avrupa’nın en büyük merkezlerinden biri haline gelmiştir. Elbe Nehri’nin kenarında konumlanan şehir, aynı zamanda bir mühendislik harikasına ev sahipliği yapmaktadır.

Magdeburg Water Bridge (su köprüsü) görenleri hayrete düşürüyor. Elbe Havel Kanalı’nı Mittelland Kanalı’na bağlayan ve gemilerin Elbe Nehri üzerinden geçmesine izin veren su köprüsü 918 metre uzunluğuyla, dünyanın en uzun gezilebilir su kemeri ve taşımacılık hattını barındıran su köprüsüdür. Bu köprü, Elbe Nehri’nin istenlen güzargahta Mittelland Kanalı ile karışmaması ve hatta üstünden kocaman gemilerin rahatça geçebileceği şekilde tasarlandı.

Magdeburg Su Köprüsü, mükemmel mühendisliğinin yanında güzel bir çevrecilik örneği de sergilemektedir. Teknolojinin suya, havaya ve yeşile dokunmadan ve hatta yeşili koruyabileceğinin de kanıtı niteliğinde. Köprü üzerinde akan Elbe Su Kanalığın derinliği 4,5 metredir. Köprü genişliği ise 34 metredir. Bu genişlik kargo ve yük gemilerinin geçişine elverişlidir. Köprünün yapımında 24 bin ton çelik ve 68 bin metreküp beton kullanılmıştır. Toplam maliyeti 500 milyon eurodur. Su köprüsünün inşaatı 1930’ların başında başladı, ancak 2. Dünya Savaşı ve Almanya’nın bölünmesi nedeniyle 1997 yılına kadar askıya alındı. 2003 yılında ise su köprüsünün inşaatı tamamlandı ve halka açıldı.

Su köprüsünün çalışma prensibi:

Magdeburg su köprüsünün çalışması esasında Arşimet Prensiplerine dayanmaktadır. Arşimet Prensibine göre tamamen ya da bir kısmı bir akışkana batan cisme akışkan tarafından uygulanan kaldırma kuvveti, bu cismin yer değiştirdiği akışkanın ağırlığına eşittir.Projede yer alan mühendisler suyun kaldırma kuvveti ve akış debisi sayesinde gemilerin köprü taşıma kapasitesine neredeyse sıfır katsayıyla yük bindireceğini hesaplamışlardı. Köprü üzerinden geçen gemiler suda oldukları için ilerlerken kendi ağırlıkları kadar suyun yer değiştirmesini sağlayacaktır. Köprünün iki ucu da açık olduğu için gemiler ilerledikçe suyu da hareket ettirecektir. Böylece kaldırma kuvveti yüke eşit olacağından yükü sıfırlamış olacaktır. Yani bu demek oluyor ki, köprüden geçen 500 tonluk bir geminin ağırlığına suyun kaldırma kuvveti karşıt bir etki gösterecek ve taşıyıcı kolonlara sadece suyun köprü üzerinden akarken etki ettiği basınç kuvveti uygulanmış olacaktır.

Kaynaklar:

kaynak1

kaynak2

 

BİR CEVAP BIRAK

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen isminizi buraya giriniz