PAYLAŞ

Günümüzde dünya genelinde binalar yaklaşık olarak fosil yakıtların %35 ila %40’ını tüketmektedir. Üstelik bu orana yapı malzemelerinin sanayideki üretim sürecinde harcanan enerji dahil değildir.

Sürdürülebilirlik; ekonomik, çevresel ve toplumsal gereksinimlerin gelecek kuşakların yaşam koşullarına zarar vermeden karşılanabilmesi için buna uygun sistem kurulmasıdır. İnşaat mühendisi olarak sürdürülebilir yapılar inşa edip ham maddelerin doğadan çıkarılıp değerlendirilmesinden, binaların ve altyapıların sökümü ve meydana gelen atıkların yönetimine kadar geniş çaplı yapım döngüsüne, sürdürülebilir kalkınma ilkelerinin uygulanmasına katkıda bulunulması amaçlanmaktadır.

Sürdürülebilir gelişme kavramının temelleri 1972 yılında Stockholm’de yapılan Birleşmiş Milletler İnsan Çevresi Bildirgesi’ne dayanmaktadır. Birleşmiş Milletler Çevre ve Gelişme Komisyonu tarafından 1987 yılında yayınlanan ve komisyonun başkanlığını yapan Norveç Başbakanı Brundtland’ın adıyla anılan ve raporda yer verilen ifade, sürdürülebilirlik kavramının en genel kabul görmüş tanımlarından biridir. Brundtland raporunda; “Sürdürülebilir kalkınma; bugünün ihtiyaçlarını gelecek kuşakların da kendi ihtiyaçlarını karşılayabilme olanağından ödün vermeden karşılamaktır.” denmektedir.

Sürdürülebilirlik; ekonomiden kalkınmaya, tarımdan çevreye kadar her türlü konuyu kapsayan derin bir kavramdır. Bu rapor genel olarak sürdürülebilir kalkınma ilkesini; yoksulluğun azalması, doğal kaynaklardan elde edilen yararın dağılımında eşitliğin sağlanması, nüfusun kontrolü ve çevre dostu teknolojilerin geliştirilmesi ilkesi ile ilişkilendirmektedir. Raporda, ekonomik büyümenin çevre dostu bir bakış açısıyla gerçekleştirilebileceği düşüncesinden yola çıkılarak, hem dünyadaki çevre sorunlarının üstesinden gelebilmek hem de yoksulluğu önlemek için, gelişmekte olan ülkelerin önemli rol oynayacağı anlayışıyla, yeniden yapılanmayı sağlayacak uzun dönemli bir büyüme çağına girilmesi gerektiği öne sürülmüştür. Türkiye’de ise binalarda enerji verimliliğinin artırılması ve fosil yakıt kullanımının azaltılması amacıyla 5 Aralık 2009 tarihinde Binalarda Enerji Performans Yönetmeliği yürürlüğe girmiştir.

İnşaatta sürdürülebilirlik konusu çoğu zaman yeşil kavramıyla aynı olarak düşünülmektedir. Ancak sürdürülebilirlik kavramı yeşil bina özelliklerini kapsamaktadır. Üstelik buna ek olarak ekonomik, uzun ömürlü, sosyal ve ekonomik değerlendirmeleri de içinde barındırarak gelecek nesillerin çıkarlarını da gözetmektedir.

Dünyadan sürdürülebilir yapı örnekleri

Ekolojik Ev Lighthouse

İngiltere’de sürdürülebilir mimari harikası olarak nitelendirilen Lighthouse, su ihtiyacını yağmur sularının arıtılması ile elde ediyor. Evde kullanılan atık sular ise tekrar arıtılarak kullanıma hazır hale getirilebiliyor. Bu doğa dostu ekolojik evde ısı kaybı %60 oranında daha az olmaktadır. Ayrıca güneş enerjisi kullanılarak evin tüm enerji ihtiyacı karşılanabiliyor. Lighthouse’da klima yerine rüzgar kullanılıyor. Duvarlarında yüksek miktarda ısı yalıtım malzemesi vardır. Ayrıca biyolojik kaynatma kazanı bulunmaktadır. Çatı ve arka duvarlarında bulunan güneş panelleri sayesinde güneşten aldığı enerjiyle mutfak ve banyoya sıcak suyu veren bir sistemi bulunmaktadır.

Phipps Sera ve Botanik Bahçeleri

Amerika’nın Pensilvanya eyaletinin Pittsburgh şehrinde bulunan Phipps Sera ve Botanik Bahçeleri, Schenley Parkı içinde kurulmuş bir bina ve saha kompleksidir. Phipps, dünyanın en yeşil tesislerinden biridir. Girişteki yapısı LEED gümüş sertifikaya, sürdürülebilir peyzaj merkezi ise platin sertifikaya sahiptir. Ayrıca net sıfır enerjiyle Living Building Challenge’ı yerine getirmektedir. Net sıfır enerji tüketimine ulaşmak için inşa edilen yapısı sayesinde alanda bulunan güneş panelleri, jeotermal kuyular ve rüzgâr türbiniyle tesis kendi yenilenebilir enerjisini kendi üretebiliyor. Aynı zamanda, tüm bunlarla pasif ısıtma, soğutma ve aydınlatma yöntemlerinden de faydalanılıyor. Alandaki tüm kirli su ve sel suları işlemden geçiriliyor ve arıtılarak yeniden kullanılabiliyor.

Türkiye’den sürdürülebilir bina örnekleri

Ümraniye Meydan Alışveriş Merkezi

Çimlendirilmiş binaların çatısından, geniş bir meydana akıcı bir şekilde geçişin sağlandığı Ümraniye Meydan Alışveriş Merkezi, modern yaşama ve ekolojik ortama uygun olarak tasarlanan, yeşilin ve toprağın hakim olduğu, açık alanlarında nefes alınan, kapalı alanlarında ise gün ışığından maksimum ölçüde faydalanılan yeni nesil bir alışveriş merkezi olarak dikkati çekiyor. Avrupa’nın en büyük jeotermal tesislerinden birine ev sahipliği yapmaktadır. Meydan, jeotermal enerji ile ısıtılıp soğutuluyor. Güvenli, temiz, çevreyle dost olan alışveriş merkezinde jeotermal sistem yılda 1,3 milyon kilowatt saat primer enerji tasarruf ediyor. Meydanın toprak enerjisiyle ısıtılıp soğutulması ise yılda  yaklaşık 350 tonluk karbondioksitin doğaya verilmesini önlüyor.

Siemens Gebze Fabrikası

Siemens Gebze Fabrikası’nın tasarım, ihale ve inşaat aşamalarında yeşil bina kriterleri dikkate  alınarak, çevre dostu, sağlıklı ve ekonomik bir bina inşa edilmiştir. İnşaat sürecinde çevre kirliliğinin en az seviyede tutulması, uygun saha seçimi, alternatif ulaşım imkanları ile karbondioksit oranının  düşürülmesi ve fosil tabanlı yakıt kullanımının azaltılması amaçlanmıştır. %35 dönüştürülmüş malzeme kullanılması ve %40 yerel malzeme kullanılması ile çevre dostudur. Peyzaj alanlarında ve  bina içlerinde %50 su tasarrufu, %30 enerji tasarrufu ile ekonomiktir. İnşaat öncesi ve sonrası iç hava  kalitesi yönetimi, ısıl  konfor ve düşük emisyonlu malzeme  kullanımı  sayesinde sağlıklı bir yerleşke oluşturulmuştur. Türkiye’de, Siemens Gebze yerleşkesi LEED  altın sertifikasına aday ilk tesis olmuştur.

Kaynakça:

kaynak1

kaynak2

2 YORUM

BİR CEVAP BIRAK

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen isminizi buraya giriniz