PAYLAŞ

Dünya nüfusunun hızla artması, çarpık kentleşme, plansız sanayileşme, nükleer kullanımları, kimyasal maddeler kullanımının artması gibi nedenler yaşadığımız dünyanın dengesini bozmakta ve çevre kirliliğini büyük oranda arttırmaktadır. Dünya nüfusunun artmasıyla doğru orantılı olarak ihtiyaçlar da artış göstermekte. İhtiyacın artması, enerji tüketiminin artması, kaynakların azalması zaten büyük bir sorun teşkil ederken, bahsettiğimiz nedenlerle birlikte elimizdeki kaynaklar çok daha hızlı tükenmekte, bir bakıma kendi sonumuzu hızlıca hazırlamaktayız.

Dünya Sağlık Örgütü’nün açıkladığı rapora göre her yıl 7 milyon kişi çevre kirliliği nedeniyle hayatını kaybetmekte. Bu çevre kirliliğinin etkilerinden biri de iklim değişikliği olduğunu çoğu birey çocukluk yıllarındaki mevsimlere ve şimdi gördüğü mevsimlere bakarak çok rahat bir şekilde anlayabilir. Bu yazımda sizlere, “Yapılarda enerji tasarrufları nasıl yapılabilir, çevre dostu binalar nasıl olabilir?” biraz onlardan bahsedeceğim.

Gün geçtikçe çevre kirliliği ve enerji ihtiyacı artışı sonuçlarını fazlasıyla hissettirmeye başlıyor. Biraz geç kalınmış şekilde fark edilse de bu sorunların önüne geçmek adına dünyada birçok alanda bu sorunlara karşı önlemler alınmaya çalışılmakta. Alternatif enerji kaynakları arayışı, çevre kirliliğini azaltmak adına yasaklanan uygulamalar bunlara örnek olarak gösterilebilir.

Yapılar ve Enerji Tasarrufu

Yapılar üzerinden konuşmaya başlamak gerekirse, dünyada nüfus artışıyla birlikte ihtiyaç duyulan barınma, ticari, dini, eğitim vb yapılar da artış gösteriyor ve yaşam alanlarının neredeyse tamamını yapılar oluşturmaya başladı. İnsanların zamanının büyük bir kısmını bu yapılarda geçirdiği bir gerçek ve bu yapılarda yukarıda ki tabloda gördüğümüz gibi enerjinin büyük bir kısmı, su gibi temel ihtiyaçlar fazlasıyla tüketilmekte.

Yeşil binalar da bu enerji ve kaynak tüketimini minimuma indirmeyi hedefliyor. Bu binalar şuan yasal olarak bir zorunluluk halinde olmasa da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da enerji konusunda bazı yasal zorunluluklar getirmiştir.

ACROS Fukuoka Foundation Building – Japonya

Bina sektöründeki tasarruf potansiyeli mevcut tüketimle kıyaslandığında %50’lere ulaşmaktadır. 05.12.2008 tarihli ve 27075 sayılı “Binalarda Enerji Verimliliği Yönetmeliği” ile birlikte binanın enerji tüketim sınıfını belirten enerji kimlik belgesi zorunlu hale getirilmiştir. 2016 sonu itibariyle 444.000 tanesi yeni, 36.000 tanesi mevcut olmak üzere toplam 480.000 adet bina için enerji kimlik belgesi düzenlenmiştir. 14.04.2008 tarihli 26847 sayılı “Merkezi Isıtma ve Sıcak Su Sistemlerinde Isınma ve Sıcak Su Giderlerinin Paylaştırılmasına Yönelik Yönetmelik” ile merkezi ısıtma sistemli tüm binalarda merkezi ısıtma sistemlerinde gider paylaşım uygulamalarını yerine getirme zorunlu hale getirilmiş ve bu uygulamalar kapsamında, 2016 yılı sonu itibariyle Türkiye genelinde 85 firma yetkilendirilmiştir. Bu binalarda konfor ve yaşam şartlarını değiştirmeden enerji tüketimlerinin %30 azaltılması hedeflenmektedir.

Yeşil Binalar

Yeşil binalar, arazi seçim aşamasından itibaren binanın yapılacağı yerin yaşam döngüsü dikkate alınarak tasarlanan, çevre koşullarına uygun, yenilenebilir kaynak kullanımına ve tasarrufa önem veren yapılardır. Yeşil Bina’nın özellikleri ve yararlarından birkaç madde halinde bahsedecek olursak:

  • Doğal çevre ile uyum içinde olan yapılanma
  • Hafriyatın minimum düzeyde olması ve atık maddelerin kullanılması
  • Yeşil çatı ile yağmur sularının arındırılması
  • Yalıtım sistemleri ile enerji tasarrufunun ve ses yalıtımının sağlanması
  • Doğal ışığı bina içinde olabildiğince kullanabilecek mimari tasarım
  • HVAC (soğutma, ısıtma, ve havalandırma) sisteminde yenilikçi ve etkili çözümler
  • VOC (Volatile Organic Compund – Uçucu Organik Bileşik) değeri düşük yapı malzemelerinin ve dekorasyon ürünlerinin kullanılması
  • Fotovoltaik panel sistemiyle güneş enerjisinin kullanımı
  • Az su tüketen bitkilerle peyzaj tasarımının yapılması
  • Atık malzemelerin dönüştürümüyle üretilen yapı malzemelerinin kullanılması

gibi örnekler gösterebiliriz.

Yeşil Binalar bir yandan çevreye zarar vermemeyi hedefleyerek gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmamıza yardımcı olurken, bir yandan da ekonomik olarak zor günler geçirdiğimiz bu günlerde bizlere büyük destek sağlar. Yapım aşamasında bazı uygulamalar normale göre daha fazla maliyetli olsa da, çocuklarımıza bırakacağımız bu dünyayı bir nebze olsun korumuş ve buraları kullanacak insanların ekonomisine katkıda bulunmuş olacağız.

Gelecekte binalar tasarlayacak, inşa edecek insanlar olarak bu konulara, hem bizim geleceğimiz hem de bizden sonra gelecek insanlar için fazlasıyla dikkat etmeliyiz. Çünkü bu dünya hepimizin ve herkes elinden geleni fazlasıyla yapmalı.

 

 

 

BİR CEVAP BIRAK

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen isminizi buraya giriniz