PAYLAŞ

1955 Barcelona doğumlu Katalan mimar Enric Miralles, Barcelona Mimarlık Okulu’ndaki  (ETSAB) eğitiminin ardından Albert Viaplana ve Helio Piñón ile beraber çalıştı. 1985 yılında, Igualada Mezarlığı gibi poetik işlere imza attığı bağımsız kariyerine ilk eşi Carme Pinos ile başladı. 2000 yılında vefat ettikten sonra EMBT mimarlık ofisini, ortağı ve ikinci eşi olan mimar Benedetta Tagliabue devam ettirmektedir.

Ritmik Karmaşıklık  

Fotoğraf © Hisao Sukiki
Fotoğraf © Dieter Janssen

Olimpiyatlar, bazı istisnalar dışında genellikle düzenlendiği şehirlere pozitif etkileri olmuştur. Barcelona da bu organizasyonu kentin avantajına kullanan şehirlerden biri. Barcelona’da düzenlenen 92 olimpiyatlarının etkisiyle şehirde bir çok farklı mimariye rastlamak mümkün.

Frank Gehry‘nin Golden Fish’i, Calatrava’nın Torre Telefonica’sı, Enric Miralles ve Carme Pinos’un Olympic Archery Range yapısı… 1992 yılında tamamlanan Olimpik Okçuluk yapısı bize Miralles’in tasarım yöntemi ve tarzı hakkında ipuçları vermekte. Çizimlerden, mimarların kavramını ve geliştirildiği süreci açıkça yansıtan bir kompozisyon üreten organik eğrilerin ve doğrusal çizgilerin birlikteliğini, birbiri üzerine binmesini, çakışmasını okuyabiliyoruz.

Mimarlara göre plan, önceden var olan topoğrafik konturların ekstrapolasyonlarından elde edildi. Bu kümülatif çizgiler, duvarlara, rotalara, güzergahlara dönüştükçe çizgiler arası bağlantılar gerekli programatik gereksinimler ışığında bir mekânı tariflemeye başladığında anlam kazanıyor ve bir mimari zenginlik, çeşitlilik sunuyor.

gualada Cemetery Çizimler © EMBT
Fotoğraf © Flicker user: Dharmesh

 

Barcelona, Katalonya dışındaki eski bir mezarlığın yerini alacak bir yarışmada, Enric Miralles ve Carme Pinos ikilisi, klasik bir mezarlık yerine mezarlık kavramının poetiğini irdeleyip deneyimi öne çıkaran bir yansıtma ve anımsama mekânı olarak kurgulamışlar.

Igualada Mezarlığı, bir mezarlığı mezarlık yapan geleneksel kavramlara karşı gelerek ziyaretçilerini geçmiş, şimdi ve gelecek arasında bir köprü olarak yaşam döngüsünü  kavramsallaştıran bir anlayışa sahip. Mezarlık, tepelik bir arazinin doğal işleyişinde toprağa karışan karmaşık, kıvrımlı ve katmanlı bir ‘land art’a dönüşüyor.

Temsil Aracı Olarak El Çizimi

Unazuki Pavillion Çizimler © EMBT

 

Fotoğraf © Hisao Suzuki

Enric Miralles’te ve daha sonrasında bir tasarım kültürü olarak şekil alan EMBT ofisinin çalışmalarında görülen ortak bir dil var. Bu dil, günümüzde eski yöntemler gibi görülen, sıklıkla önemsenmeyen el çizimi, eskiz, boyama, kolaj gibi tekniklerin tasarıma aktarımı şeklinde ifade edilebilir. Paolo Belardi’ye göre eskiz düşünceyi ortaya çıkaran ve bir performans ya da oluş olarak da görülebilen dinamik bir eylemdir. Deneme yanılmaya açık, anlık veya sürece bağlı fikirlerimizi aktarabildiğimiz ve bunu yaparken araç olarak eli kullandığımız bir yöntem. Bu yöntemin zıttı bilgisayarla/programlarla tasarım mı olmalıdır? Birini seçerken diğerini göz ardı etmek zorunda mıyız?

Parc dels Colors Çizimler © EMBT
Fotoğraf © Fernando Carrasco

Miralles tasarıma başladığı sıralar mürekkep, suluboya veya renkli kalem gibi teknikler kullandı. El çizimleri, boyamalar, kolajlar, mimari çizim aşamasında formları rasyonelleştirmek için bir araca evrildi. İkinci eşi olan ve günümüzde Miralles’in mirası olan EMBT ofisini devam ettiren Tagliabue bu yöntemi şu şekilde açıklamakta:

 “Temel çizgilerin seçilmesi için mimari çizme yeteneği, bir gerçekliği açıklama yolu arasındaki farkı yaratır. Bu gerçekliği anlamak için nereye konsantre olmanız gerektiğini söyler.”

2002 yılında tamamlanan Parc de la Diagonal Mar, yeni Barselona’yı temsil ediyor. Bu çağdaş proje, Barselona’nın özgün ve sürdürülebilir mimariyi temsil eden önemli şehirlerden biri olmasını kapsıyor. Yeni Forum Barselona’da, kullanılmayan bir fabrika sitesinde yer alan bu 14 hektarlık park, yedi büyük alana bölünmüş ve her alan farklı hisler uyandırmak için tasarlanmıştır. Bu hisler, mekanlar farklı renklerle, mimari unsurlar farklı çizgilerle temsil edilmiş. Bu ögeler sonrasında büyük bir çocuk oyun alanı, su üzerinde bir geçit, su püskürten heykeller ile göl, içerisinden su geçen kavisli borular gibi mimari mekanlara, elementlere evrilmiş.

 

Yazarın diğer yazılarını okumak için tıklayınız.

 

Mimarlar Ne Der Gebze Teknik Üniversites Buluşması

 

PAYLAŞ
Önceki makaleIeoh Ming Pei
Sonraki makaleTürkiye’nin İlk Kadın Mühendisi: Sabiha Gürayman
Ölçeğin insan olduğu mimarlık, toplumsal bir eylem olmasının yanında mimarlık kültürüne dahil olan, muhatap olan herkesin, kentlinin ortak ürünüdür. Kentte söz sahibi olan insan, günümüz yapılaşmış çevresine ne kadar duyarlıdır? Toplum düzeyinde mimarlık bilinci oluşmadığı sürece gerçek manada iyi tasarlanmış kentler ve kaliteli bir çevre oluşması da mümkün değildir. Bu bilincin oluşmasında mimarlık öğrencilerinin rolü oldukça önemlidir. Bu sorumluluğu edinen bizler, mimarların kente, kentliye, bizlere neler dediklerini tartışmak ve üzerine bir şeyler koymak üzere “Mimarlar Ne Der +? “ tartışma serisini düzenliyoruz.

BİR CEVAP BIRAK

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen isminizi buraya giriniz