PAYLAŞ
Doğan Hasol Karikatürü, Mimarlar Dik Durur, sf. 90

Berna Dere, Semih Çömlek “Biz mimarlar sürekli kazık yiyoruz. -Ee iyi ya, işte bu yüzden dimdik ayaktayız.” Doğan Hasol; Has Mimarlık kurucusu, YEM Yayınevi’nin üreticisi mimar ve yazardır. Kızı Ayşe Hasol ve eşi Hayzuran Hasol ile beraber mimarlığı bulunması gerektiği yere, asıl değerine taşımaya çalışmaktadırlar. Doğan Hasol’u diğer mimarlardan farklı kılan yegâne özelliği eğitimci, yazar kişiliğiyle mimarlığın Türkiye’de temellerinin oluşmasını sağlamasıdır. Bunun için de yaptığı çeviriler, mimarlık sözlükleri, daha öğrencilik yıllarından beri yayınladığı yapı dergileri de hesaba katıldığında mimarlık kütüphanesini meydana getirmiştir diyebiliriz.

20. Yüzyıl mimarlığının önemli isimlerinden olan Has Mimarlık ofisinde diğer ofislerde karşılaşmadığımız ve başarılarını bu uygulamaya borçlu olduklarını söyledikleri bir tutumları vardır. Her haftanın çarşamba gününü dünyada yeni çıkan projelerin araştırılmasına ayırırlar. Dahası bu şekilde dışarıya muhbir ekip gönderip o ekibin öğrendiklerini diğer ofis üyelerine aktardığı bir etkinlik günüdür.

Hasol, dönemini daha kreatif ve toplum yararına yapılan yapılar olarak tanımlamaktadır. Ancak günümüzde bireysel bakış açısında yapılaşma meydana gelmiş olup toplum yararı için yapı yapılmadığını belirtmektedir.

Toplum İçin Mimarlık, Mimarlık İçin Mimarlık

Modern Mimari, Yapı Dergisi
Agean Hills, hasmimarlik.net

Bu örnekleri düşünerek toplum için mimarlık ya da mimarlık için mimarlık mı yapmalıyız? Bu soruyu düşünürken; Hasol o dönemin gereklilikleri doğrultusunda yaşanan ekonomik krizler ve darbe olaylarıyla şekillenen toplumu anlamaya çalışmıştır. Zaten mimarların mesleği ile pratiği arasındaki zorlu yolculuğu, tam da bu soru ile karşı karşıya bırakarak cevaplamıştır. Ama modern ya da işlevci hangi üslup olursa olsun yegane gayemiz yapı ile mekânın bütüncül ve ortak çalışabilir olmasıdır.

Kızı Ayşe Hasol enerji mimarlığı üzerine çalışmalara başlamış ve Türkiye’yi yeşil binalar ile tanıştıran ilk insan olmuştur. Örnek verecek olur isek İstanbul Teknik Üniversitesi Maslak Kampüsü Eko Yapı Projesi Türkiye’de Green Building Ödülünü ilk kez alan proje olmuştur.

Eko Yapı Projesi, Yem Yayınları

Ayşe Hasol’un mimarlar hakkında bir sözü ilgimi çekmiştir. “Biz mimarlar kaprisli âşıklar gibiyiz. Sürekli yeni şeyler elde etmek istiyoruz elde edince ise vazgeçiyoruz”. Siz okurlar bu konuda ne dersiniz bilmiyorum ama bu söze Doğan Hasol’a bir atıfta bulunarak yanıtlamak isterim. “Mimar hayatı boyunca başkalarıyla olmasa da, yaşam boyu kendisiyle yarış içerisindedir.”

Dış Ortaklıklar

Hasol ailesi Türkiye’yi ilklerle tanıştırırken öteki yandan da süregelen başarıları onlara dış ortaklıklar sunmuştur. Örneğin Soyak Kristal Küre İstanbul Levent’ te bulunmaktadır. 168 m yüksekliktedir. Projede dikkat çekici kütle 6 ayrı perspektifik görünüş sunmaktadır. Doğal havalandırma ve ekolojiyi de barındıran proje Pei Cobb Freed and Partners ile ortaklaşa gerçekleştirilmiştir. Dünyada 300 den fazla gökdelenin isminin geçtiği Emporis ödüllerinde ilk 10’a girmiştir ve 7. Sırayı üstlenmiştir.

Soyak Kristal Kule, arkiv
Soyak Kristal Kule 1, hasmimarlik.net
Soyak Kristal Kule 2, hasmimarlik.net

Kullanılan temel malzeme mermer olup cephede daha yumuşak geçişler öne çıkarmıştır. Ofisin tertipli ve temiz havası da çalışanlar için disiplin ve rahatlık sunmaktadır. Burada düşünmemiz gereken bir diğer konu ise kullanıcının keşfetmesine izin vermemiş ofis çözümlemeleridir. Bu kadar düzenli bir yapı içerisinde bulunmak bir dönemin ihtiyaçlarını karşılamıştır (klasik işlevcilik) ancak gerçekten sürdürülebilir midir?

Has Mimarlık bütün bu konuştuğumuz sanat eserlerini bir bienalde toplamış ve mimarlığın ışık ve ses yönüne de dikkat çekmiştir. Panoromik ve algısal boyutları aştığı bu sergide son olarak toplu eserlerine bir bakalım.

Mimarlığın Işık ve Ses Hali, forum sözlük
Mimarlığın Işık ve Ses Hali, forum sözlük

Bienalde tarihi bina içerisine yerleştirilen geometrik formun, kendi çizgileri ve modern davranışlarına karşın, üzerini kaplayan tarihi kubbeye ters yönde yerleştirilen modern kubbe, ne aktarmak istemiş olabilir? Hasol geçmiş ve gelecek arasında bir sentez mi ortaya atıyordu? Yoksa bu bir aykırılık, başkaldırı mıydı?

Bu bienalde ister benzeri ister aykırı nitelikler bulalım Hasol ailesi gibi toplumu düşünen, sürdürülebilir, enerji odaklı ve bakış açısı geniş mimarlar olmayı kendimize felsefe edinmeliyiz…

Katılımcılar:

-Gülcan ARICI

-Furkan Yaşar GÜMÜŞ

-Semih ÇÖMLEK

-Berna DERE

-Yusuf MAVUŞ

-Diler Zeynep ESENKAL

-Mehmet KARADENİZ

 

Kaynaklar:

http://www.yapi.com.tr/haberler/eko-yapi—has-mimarlik_95773.html

http://www.arkitera.com/proje/1409/aegean-hills-konutlari

http://www.arkiv.com.tr/proje/soyak-kristal-kule/4026

http://www.hasmimarlik.net

http://www.arkitera.com/haber/13878/mimarlar-dik-durur&arubalp=744f72da-14d8-46fe-a661-b0ef9759cb

http://www.arkitera.com/haber/3315/dogan-hasol-mimarlar-dunyada-iz-birakmali

PAYLAŞ
Önceki makaleSantiago Calatrava
Sonraki makaleCafer Bozkurt ile Söyleşi
Ölçeğin insan olduğu mimarlık, toplumsal bir eylem olmasının yanında mimarlık kültürüne dahil olan, muhatap olan herkesin, kentlinin ortak ürünüdür. Kentte söz sahibi olan insan, günümüz yapılaşmış çevresine ne kadar duyarlıdır? Toplum düzeyinde mimarlık bilinci oluşmadığı sürece gerçek manada iyi tasarlanmış kentler ve kaliteli bir çevre oluşması da mümkün değildir. Bu bilincin oluşmasında mimarlık öğrencilerinin rolü oldukça önemlidir. Bu sorumluluğu edinen bizler, mimarların kente, kentliye, bizlere neler dediklerini tartışmak ve üzerine bir şeyler koymak üzere “Mimarlar Ne Der +? “ tartışma serisini düzenliyoruz.

BİR CEVAP BIRAK

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen isminizi buraya giriniz